Cucumis - Ókeypis álinju umsetingar tænasta
. .



Allar umsetingar

Leita
Allar umsetingar - Mesud2991

Leita
Uppruna mál
Ynskt mál

Úrslit 521 - 540 av okkurt um 589
<< Undanfarin••• 7 •• 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 Næsta >>
98
Uppruna mál
Turkiskt İstediğin bir şey olmuyorsa ya daha iyisi olacağı...
"Üzülme!İstediğin bir şey olmuyorsa ya daha iyisi olacağı için ya da gerçekten de olmaması gerektiği için olmuyordur."
Söz Mevlana nın bir sözüdür.İnternette araştırmama rağmen ingilizce tam çevirisini bulamadım.Şimdiden teşekkürler..Çevirinin İngilizce kısmının ingiliz olarak yapılmasını rica ediyorum.Ayrıca İbranice çevirisinde sanırım kadın erkek için farklı kelimeler kullanılıyormuş..Bayan olduğum için Üzülme derken kadına hitaben olmasını gözden kaçırmamanızı da ayrıca rica ediyorum.

Fullfíggjaðar umsetingar
Enskt Don't be sorry!...
Persiskt غمین مباش! اگر خواسته ات محقق نشد
Hebraiskt ייעוד
40
Uppruna mál
Turkiskt Ben seni takip ettiğimi sanmıştım ( sanıyordum ).
Ben seni takip ettiğimi sanmıştım ( sanıyordum ).
buradaki takip etmek twitter için kullanılmış.

Fullfíggjaðar umsetingar
Enskt I thought that I was following you
123
Uppruna mál
Enskt Çevir dostum
Lady Gaga was spotted arriving at Roseland Ballroom to attend Beyoncé‘s concert in New York City yesterday, August 18th. Check the candids below.

Fullfíggjaðar umsetingar
Turkiskt Lady Gaga
274
Uppruna mál
Enskt The Freikorps are revolutionaries driven by the...
The Freikorps are revolutionaries driven by the radical new ideology of fascism. Labouring under the dogmas of violence and mass action, these battle-trained revolutionaries will stop at nothing to overthrow old monarchies and young democracies alike, and replace them all with the absolutes of the Leviathan fascist state.

Fullfíggjaðar umsetingar
Turkiskt Freikorps
15
Uppruna mál
Enskt I will have to go.
I will have to go.

Fullfíggjaðar umsetingar
Turkiskt Gitmem gerekecek.
538
Uppruna mál
Enskt I just sit here......
I just sit here
Waiting for you to call
and then I wonder
If you're even calling at all
So many thoughts in my mind
Wishing you could be here all the time
Cause I'm lost without you
And I can't just doubt you
And it's everything about you
I just can't live without you
I'm breathing in, I'm breathing out
Being with you is just no doubt
I'm going crazy and there's nothing I should do
I can't, Can't live without you
I pack up my things and get on that plane
Cause without you I can't be tamed
So many thoughts go through my mind
Wish you can be here all the time
Cause I'm lost without you and I can't just doubt you

Fullfíggjaðar umsetingar
Turkiskt Burada öylece oturmuş...
64
Uppruna mál
Turkiskt 1000 tane yanıt gelmiş..
yahu, adama 1000 tane yanıt gelmiş; onca mesajın içinde benimkini mi görecek?
İngilizce lehçesi: U.S

Fullfíggjaðar umsetingar
Enskt Look here, he has received...
340
Uppruna mál
Enskt To love is to suffer. To avoid suffering, one...
To love is to suffer. To avoid suffering, one must not love. But, then one suffers from not loving. Therefore, to love is to suffer, not to love is to suffer, to suffer is to suffer. To be happy is to love, to be happy, then, is to suffer, but suffering makes one unhappy, therefore, to be unhappy one must love, or love to suffer, or suffer from too much happiness — I hope you're getting this down.

Fullfíggjaðar umsetingar
Turkiskt Âşık olmak acı çekmektir. Acıdan kurtulmak için,...
1063
Uppruna mál
Turkiskt Musakka Türkiye Yapılışı: Önce fırınınızı 175...
Musakka Türkiye

Yapılışı:

Önce fırınınızı 175 dereceye getirip ısıtın. Patlıcanların kabuklarını soyup, iki santim kalınlığında yuvarlak halkalar biçiminde doğrayın. Üzerlerine tuz serpip, yaklaşık 20-30 dakika acı suyunun çıkmasını bekleyin. Sonra soğuk suyla yıkayıp, kurulayın. Zeytinyağını bir tavada kızdırın. Yağ kızınca patlıcanları alt üst ederek altın sarısı bir renk alıncaya kadar kızartın. Fazla yağlarını süzdürerek tavadan alın. Kâğıt peçete üzerine çıkartın. Musakkayı pişireceğiniz fırın tepsisine kızarttığınız patlıcanların yarısını dizin. Bir tencerede margarini eritin. Yağ kızınca soğanı ara sıra karıştırarak birkaç dakika sote edin. Kıymayı ekleyip, birkaç dakika kıyma suyunu bırakıp, tekrar çekinceye kadar sık sık karıştırarak kavurun.

Konkase domates, tuz ve biberi ilave edin. Kaynar halde et suyunu ya da su koyup, bir taşım kaynatın. Ateşi kısın. Ağır ateşte harç suyunu çekinceye kadar pişirin. Tepsideki patlıcanların üzerine hazırlamış olduğunuz kıymalı harcı koyun. Üzerine kalan kızarmış patlıcanlar ile halka doğranmış domates ve biberi yerleştirin. Tepsiyi, önceden ısıtılmış fırına sürüp, musakkayı 25-30 dakika pişirin. Patlıcan musakkasını önceden ısıtılmış bir servis tabağına aktarıp, sıcak olarak servis yapın.
Afiyet olsun.
<edit> "Kağıt" with "Kâğıt" </edit>
thanks to rollingmaster's notification

Fullfíggjaðar umsetingar
Enskt Moussaka Turkey
45
Uppruna mál
Turkiskt Seni iyiki tanımışım , seni çok seviyorum ve...
Seni iyiki tanımışım , seni çok seviyorum , tatlı kız.

Fullfíggjaðar umsetingar
Enskt I am glad to know you...
33
Uppruna mál
Enskt If you've watched those already tell me
If you've watched those already tell me

Fullfíggjaðar umsetingar
Turkiskt Bunları önceden izlediysen, söyle bana
200
Uppruna mál
Kroatiskt Zeynep,čestitam...Čula sam da si se...
Zeynep,čestitam...Čula sam da si se porodila,nadam se da je sve proteklo u redu i bez problema...Želim ti sve najljepše,a bebi da bude živa i zdravo mnogo godina ako Bog da..Jedva čekam da vidim slike...Čuvaj se i poselami familiju...

Fullfíggjaðar umsetingar
Enskt Zeynep, congratulations...
Turkiskt Zeynep, tebrik ederim...
79
Uppruna mál
Turkiskt daha önce bana sorsalar
daha önce bana deseler Avustralya da bir kız ile tanışıp onunla arkaaşlık edeceğimi inanmazdım
Hi, I can't find any translation for word 'sorsalar'. I have managed the rest of the translation with my limited knowledge of Turkish and with the help of online translation sites. I really appreciate any help you can give me. teşekkür ederim

Fullfíggjaðar umsetingar
Enskt If someone told me before
209
Uppruna mál
Turkiskt Merhaba, ben seni anlamadığım için ...
Merhaba, ben seni anlamadığım için çok üzgünüm. Keşke aynı dili konuşabilseydik. Seni yakından tanımak isterdim. Çünkü sen çok yakışıklısın. Türkçe bir şeyler yazmışsın ama onu da pek anlayamadım. Resmin bana mı ait olduğunu soruyorsan evet o benim...
<edit> with spaces and caps where needed </edit>

Fullfíggjaðar umsetingar
Enskt Hi, I'm so sorry for not...
413
Uppruna mál
Hendan umbidna umseting er "Bert meining".
Turkiskt Bak şimdi; ben sana ne algıladığımı söyleyeyim;...
Bak şimdi; ben sana ne algıladığımı söyleyeyim:
Senin gönderindeki tahlillerin elbette dikkate değer!
Ama çok kişisel!..
İnsanlar anlamak istediklerini anladıkları hâlde işi anlaşılmazlığın o dayanılmaz hafifliğine vuruyorsa;
Ben sana sadece bir şey söylerim; tek kelime: "SAMİMİYETSİZLİK"
Şimdi ben kabayım! Ama dürüstüm!
İnce ve kibar olup yılan olmaktansa, kaba olup aslan gibi kükremek iyidir...
Umarım kinayeyi anlarsın.
İnsanlarla aslanlar arasında anlaşma olmaz arkadaşım, olmaz!..
yok

Fullfíggjaðar umsetingar
Enskt Look, let me tell you...
332
Uppruna mál
Turkiskt arkadaÅŸ
ilk tanıştığım arkadaş
benim ilk tanıştıgım arkadaşım mehmet .
onunla bankanın önünde tesadüfen tanıştık. meğerse benimle aynı bölümde okuyormuş... çok iyi arkadaş olduk. hatta şuan aynı sınıftayız. çok iyi anlaşrız. komik biridir. zamanımın çoğunu onunla harcarım. kısa zamanda cok sey paylaştık. o benim için bir kardeştir . umarım arkadaşlığımız hayatımz boyunca devam eder. onu çok seviyorum.

Fullfíggjaðar umsetingar
Enskt A friend
40
10Uppruna mál10
Turkiskt Tanrım kötü kullarını sen affetsen ben affetmem.
Tanrım, kötü kullarını sen affetsen ben affetmem.
Bu cümlenin İngilizcesi çevirisi gerekiyor.ilginize teşekkürler...

Fullfíggjaðar umsetingar
Enskt God, even if you forgive...
<< Undanfarin••• 7 •• 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 Næsta >>